Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin 1918-1934 tarihleri arasındaki hayatını anlatan Prof Dr.Ahmet Akgündüz‘ün “Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmi Şahsiyeti” adlı kitabının ikinci cildinde ilginç bir hatıra şu şekilde geçmekte; Merhum Kazım Karabekir Paşa, bunu eski rasathane müdürü ve Konya milletvekili Fatin Gökmene ve Sabık Afyon Milletvekili Kamil Miras’a, ayrı ayrı zamanlarda nakletmiş, her ikisi de bir sohbet esnasında bize şöyle anlattılar:
Lozan sulh müzakeresi esnasında en yüksek dereceli meşhur farmason, Haham Hayim Naum İngiltere Hariciye Nazırı’yla görüşür.
Ona der ki: “Türklere karşı şiddetli hareket etmeniz size hiçbir fayda temin etmez. Eğer mülayim bir siyaset takip ederseniz, Türk halkının muzaffer liderlere karşı irtibatından istifade etmek mümkün olur.“
Nasıl, ne gibi?
“Bir kere burada İslam davasından, İslam meselelerinden vazgeçerler. Sonra Türklerin Islami bünyesini değiştirerek onlara protestanlığı kabul ettirmek kolaylaşır.“
Hayim Naum, İngiltere Hariciye Nazırı’nı buna inandırdıktan sonra; İsmet Paşa’yı hususi surette ziyaret eder..
Ona der ki: “İngiliz Hariciye Nazırı’yla görüştüm.. Eğer siz İslam davalarından, İslam riyasetinden vazgeçerseniz; İngiltere size muzaharet edecektir. Bir de Türk milletinin protestanlığa karşı temayülünü temin hususunda Nazır Hazretleri sizden yardım bekler.”
Hayim Naum’un bu sözü üzerine İsmet Paşa şaşalar. “Bu mühim bir hadisedir, bizi Hiristiyanlaştırmak demektir. Ankara’ya bildirmek icap eder.” der.
Bunun üzerine Haim Naum hemen o gün yola çıkar, İstanbul’a gelir. Biriki saat evinde kaldıktan sonra, Ankara’ya gider.
Mustafa Kemal Paşa’yı ziyaret eder, meseleyi nakleder. Onun üzerine, bütün İslami meselelerin kolaylıkla her taraf edilmesi hususunda Lozan’a ta’limat verilir. İngilizler çok memnun kalırlar. Muahede akd olunur ve Ankara’ya avdet edilir.
Bir müddet sonra, Çankaya’da hususi mühim bir toplantı yapılır. Bu toplantıya Kazım Karabekir Paşa da davet olunur.
Kazım Karabekir Paşa bu toplantıya ait hatırasını aynen şöyle anlatır:
“Bir gün Mustafa Kemal tarafından davet olundum. Orada birçok kimselerde vardı. Hayli sohbetten sonra, bana bir liste uzattılar. Bazı isimler yazılı idi. Şöyle bir göz gezdirdim. Maruf Halk partisi erkanının bir çoğunun isimlerini gördüm.
Bu nedir? dedim.
Biz bir protestan teşekkülü vücuda getirdik. Artık bunu i’lan etmek sırası gelmiştir. Sizi de buraya ithal ediyoruz.
Bu sözleri işitince beynim attı. Bütün tüylerim ürperdi: Dehşet içinde kaldım. Deli gibi oldum. Yüksek sesle ve son derece şiddetle:
” Ne münasebet!., dedim. Bu mümkün değildir. Millet bizi parçalar. Ben buna bütün kuvvetimle karşı gelirim ve derhal harekete geçerim.”
Bunun üzerine; Mustafa Kemal Paşa bana :
“Paşa! sizinle şaka ettik!..” dedi ve o iş, öylece kaldı.
Bkz. Sebilürreşad c. IV, sh. 162, Sy.: 86, Eylül 1950.
Kaynak : Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Cilt 2,
Kaynak:Risalehaber.Tarih : 23.06.2014