Türkiye garip bir yer! Çok az kişi gerçekleri konuşmaya cesaret ediyor!
Herkesin ya bir hesabı ya da korkusu var!
Bilemiyorum!
Ama Ankara'ya baktığımda bile çok kişi gerçeklerin üzerine gidemiyor!
"Ya devir değişirse!" gibi kısır hesaplardan uzak kalınamıyor!
Ve ülkede bunlar yaşanırken DEVLETİN önemli bir kolu kendini tehdit eden yapıyla mücadele ediyor!
Devlet işe asılırken içeride yıllardır GÜÇ biriktirenler de kendi adamlarını yedirmemek için direniyor! Hatta zaman zaman meydan okuyor!
Kişilerin, isimlerin hiçbir önemi yok!
Derdimiz de bu değil zaten!
Ama Türkiye gibi kilit bir ülkede birileri medya, banka, finans, petrol, gaz, otomotiv, turizm gibi dev alanlarda biraraya gelmişse ve bunlar DIŞ GÖRÜNŞTE "birbirlerine hiç benzemiyorsa!" büyük bir problem var demektir!
Zaten günlük koşuşturma içindeki halkı da bu yanıltıyor! KİMİN KİMİNLE BİRLİKTE OLDUĞU kafa karışıklığı meydana getiriyor!
Balyoz, Ergenekon, Cübbeli Ahmet Hoca, Fenerbahçe ŞİKE dosyası, İlhan Cihaner davası, Hanefi Avcı kumpası, askeri casusluk tezgahı gibi onlarca türbülans yaşadık! MHP ile CHP'ye KASETLE saldırı düzenlendi!
Deniz Baykal gitti! Devlet Bey yerini zor kurtardı! Kendi kaldı ama 10 arkadaşını kurban verdi!
Telefonlar, bilgisayarlar, laptoplar, televizyonlar izleniyordu! Gizlimiz saklımız yoktu!
Türkiye Cumhuriyet'i hiç yaşamadığı bir saldırı altındaydı!
Bir GÜÇ her yere girip çıkıyor ve istediği bilgiyi bir şekilde alıyordu! Devletin mahrem ofisleri dinleniyor, Erdoğan'ın çalışma odasına böcek konuluyor, kısacası "SIR" kavramı kalmıyordu!
Oslo'yu sızdıranlar, 7 Şubat'ı yapanlar, Gezi'yi tezgahlayanlar 17-25 Aralık'ta da geliyordu!
Zaten asıl mesele buradan sonra başlıyordu!
Normal şartlar altında LAİKLİĞE TOZ KONDURMAYAN, CUMHURİYET DEĞERLERİNEtek söz ettirmeyen Aydın Bey'in medyası ile TÜSİAD, paralel ile yanyana geliyordu! "İRTİCA HORTLADI!" diye yıllarca milleti canından bezdirenler bunlarla İTTİFAKyapmakta hiç zorlanmıyordu!
Müslümanları kullanarak iç siyaseti dizayn eden ve ülkenin kontrolünü elinden bırakmayanlar şimdi İSLAMCI bir yapı ile eleleydi! Bu görüntü ne onları, ne o yayınların okurunu rahatsız ediyordu!
Sancının en fazla olduğu yer CHP idi!
Çünkü olayı anlamakta zorlananlar, ışık hızıyla dönen Kemal Bey'i takipte zayıf düşenler vardı! Paralel ile CHP'nin nasıl yanyana gelebileceğini akıllarına kabul ettiremeyenler vardı! Liberaller de böyleydi!
Bir anda mahallenin büyük bölümü Erdoğan'ın karşısına geçmişti!
Bürokrasi durumu idare ediyordu! Tabii şimdilik!
İyi de ne oluyordu?
Kim bütün bu farklı grupları yanyana getiriyordu?
Bu gücün kaynağı kimdi?
Kim, ne hesabı yapıyordu?
Galiba sorulması gerekenler bunlardı!
New York Times ile Hürriyet, The Economist ile Bild nasıl bir anda aynı hizaya geliyordu! İnternet sitelerine kadar aynı BUYRUK nasıl iniyordu!
Bunların cevabını verebilmek için Türkiye'de kimlerin mücadele etiğini bilmek şarttı!
1971 DARBESİNDEN sonra Amerika ile İngiltere ülke üzerinde anlaştı! O tarihten sonra KURUMLAR arasında sorun yaşanmadı! Herkes kime bağlı olduğunu biliyor ve bunun gereklerini yerine getiriyordu!
Üzücü olan taraf bu hesaplarda TÜRK ve TÜRK devleti yoktu! Bizi, bizle yönetirlerken ülkeyi kendilerine bağlıyorlardı!
Tabii bunlar yazılıp çizilmiyordu! Sokakta, stadyumda, metroda, bisiklette, araçta ya da sahilde ülkenin sahibi olarak kendimizi görüyorduk! Ama bu büyük bir yalandı! Koca Türkiye, 16 devlet kurmuş bir millet birkaç aile üzerinden BARONLARA bağlanmıştı!
Kurbanlık koyun gibi kimsenin de sesi çıkmıyordu!
İtiraz da karşı bir hareket de yoktu! Yeşermiyordu! Ayağa kalkacak gibi olan anında biçiliyordu! YAFTALAR da hazırdı! Kimsenin sığınacak bir limanı yoktu!
17 Aralık'ı kuran yapı İNGİLTERE 'ydi!
İngilizler, Müslüman ve Müslümanlığı kullanmada tavan yapmıştı! İDEOLOJİLERLE yürümek ve sonuç almak AKIL işiydi! Bunu biz bilmezdik! Aramızda kavga ederken kazananın KRALİÇE olduğu aklımıza gelmezdi! Zaten bu hareketin OKUL dağılımına baktığında bunu görüyordun!
Tesadüfen hiçbir yerde OKUL açılmıyordu!
Rusya'nın etrafındaki yapılanmalar Kremlin'in tavrı nedeniyle biçildi! Oralarda istenilen etki alınamadı! CIA da Türkiye içinde EVRENESOĞLU gibi İSLAMİ AKIMLARA (!) yatırım yapmış, ancak istediği sonucu alamamıştı! Müslüman'la Müslüman'ı dövmek en çok işlerine gelen yapıydı!
Mısır'daki gibi!
Mursi, Sisi'yi samimi Müslüman olduğu için Genelkurmay Başkanı yapmıştı!
CIA sonuç almakta zorlanacağını anlayınca MI6'in kapısını çaldı! Artık karşılığında ne alındıysa Paralel'in sahibi değişti!
İngilizler çok ince hesaplarla işin iyice arkasına geçti! PKK'yı da belli enstrümanlarla kullanan onlardı ama hiç yoktular! Biri teslim edilirken diğeri alındı! Türkiye'nin iki SORUNU yer değiştirdi! Biri İmralı'ya gelirken diğeri suyun öteki tarafına geçti!
Günü gelince bu iki GÜÇ birbirine karşı tavır alacaktı! Ama o gün bunu gören yoktu!
O saat geldiğinde düğmeye basılacaktı!
Oyun alanı Ortadoğu idi! Her ne olursa olsun Ortadoğu'da İngilizler'in cetvelle çizdiği sınırlar Müslümanlar'ın lehine değişmemeliydi!
Bunun için de MÜSLÜMANLAR'IN kullanılması kaçınılmazdı!
Eğer enerji dengesi HALKLARIN eline geçerse ne DOLAR ne de BARONLAR ayakta kalabilirdi! Zaten DİYALOG yeni Müslümanlık için bir arayıştı! Sipariş böyleydi!
OSLO'dan beri saldıranlar sonuç alamayınca bu kez perdenin önünde birleşme kararı aldı!
ANGLO-SAKSON ve YAHUDİ ittifakı Türkiye'ye çullanmak istedi! Şimdi kovuşturmalar, gözaltılar, tutuklamalar ve bunlara gösterilen tepkiler, atılan manşetler, yazılan köşeler hepsi bu ittifaka bilerek ya da bilmeyerek HİZMET ediyordu!
İçerideki pekçok şeyin sahibi olan GÜÇ birbirine hiç benzemeyen unsurları AYNI DAVA etrafında birleştirmişti!
CHP'den yargıya, Emniyet'ten iş dünyasına kadar sayısız isim aynı çatı altında toplanmıştı!
Biraraya gelirken de LONDRA'nın icat ettiği İDEOLOJİLERİN içinin boş olduğu ortaya çıkıyordu!
Hepsi Türkiye'nin kontrolünü sağlamak ve elde tutmak içindi!
Cumhuriyet gazetesi ile Paralel, bu nedenle yanyana ve içiçeydi!
Bu Anglo-Sakson ve Yahudi ittifakı "Artık farklı görünmenize ihtiyaç yok!" diyerek herkesi sahneye sürdü! Amaç Erdoğan'ı bitirmekti! Yani İngiltere ve Amerika'daki Anglo-Saksonlar ile YAHUDİLER söz dinlemeyen Türkiye istemiyordu!
Bir emirle bütün karşı gibi görünen AKIMLAR biraraya geliverdi!
Bu tabloya bakan laik, solcu, muhafazakar, ülkücü, Kemalist, Marksist de bir şey anlamıyordu! Anlamazdı!
Çünkü peşinden gittikleri değerlerin yeşerdiği topraklar Türkiye değildi!
Milli değildi!
Şimdi yaşanan, geleceğini bu topraklara bağlayanlar ile İngiliz-Yahudi ittifakının kavgasıydı!
Sahnenin önünde olanlar sizi şaşırtmasın!
Hepsi aynı yere bağlı!
Ama biz daha güçlüyüz!
Çünkü bu topraklar BARONLARIN yalılarında, şatolarında bulunmadı!
Birleştikçe deşifre olacaklar, birleştikçe yenilecekler!
Yeter ki biz apranti hatası yapmayalım!
Ergün Diler
Takvim