Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma açtığı Sedat Peker'den akademisyenlere ters köşe, bu cevap çok konuşulacak!
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Sedat Peker hakkında, kendisine ait internet sitesinde yayınladığı bir yazıda "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi" üyelerini tehdit ettiği iddiasıyla soruşturma başlattı. Olayın ardından Sedat Peker cephesinden flaş bir açıklama geldi. Sedat Peker, polis koruması isteyen akademisyenlere seslenerek, “Bence bu aydınlar, eğer ki bir koruma istiyorlarsa bildirilerinde destek çıktıkları terör örgütü üyelerinden istemelidirler” dedi. Yazılı bir açıklama yapan Peker, “Kıymetli Dostlarım” diye başladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Sözde aydınların bildirisine göstermiş olduğum haklı reaksiyonumdan sonra şahsımla ilgili bu akademisyenler tarafından, çeşitli adliyelere şikayetlerde bulunulduğunu basından öğrenebilme imkanım oldu. Dilekçelerinde polis koruması istemeleri ise bence üzerinde mizahçıların hikayeler yazması kadar komik bir durumu ortaya çıkarmıştır (Polise katil diyeceksiniz, sonrada onlar tarafından korunmak istiyoruz diye, dilekçe vereceksiniz). Bence bu aydınlar, eğer ki bir koruma istiyorlarsa bildirilerinde destek çıktıkları terör örgütü üyelerinden istemelidirler. Benim yaptığım açıklama bu sözde akademisyenlere doğru adresi gösterebilmişse bu işe de yaradı diye, ayrıca sevinç duyarım.
BU TERÖRİST SEVDALILARINA ÜZÜLECEKLERİ BİR HABERİM VAR
Ancak bu terörist sevdalılarına üzülecekleri bir haberim var. Yaptıkları şikayetten hukuken hiçbir şey çıkmaz. Şahsımı tanıyan bütün avukatlar, müşterek olarak hukuk bilgimin Türkiye’deki en iyi avukatlarla eşit durumda olduğunu söylerler. Paralel yapının gizli elemanı olan bir savcıya dahi bu dosyayı düşürseniz, yapabileceği hiçbir şey yok. Çünkü ben afaki bir zamandan bahsediyorum. Eğer şunlar olursa karşılığında da bu olur diyorum (Örnek vermek gerekirse halanızın sakalları, bıyıkları olursa emiceniz olurdu demekle aynı anlamı taşıyor)Yani hâlihazırda öyle bir şey olmadığı için söylediklerimin de şiddete çağrı yapmadığı ortaya çıkıyor.
SİLAHSIZ OLAN KİMSEYİ TEHDİT ETMEDİM
Geçen gün bir açıklama yaparak ben silahsız olan kimseyi tehdit etmedim. Üç yaşındaki çocuk şehitlerimizin kanlarıyla duş alanlar ve onları destekleyenler eğer ki hayallerine ulaşır, devletimizi yıkmayı başarırlarsa gereğini yapacağımızı söyledim, diyorum.
Bazı yarım akıllılarda benim korktuğumu, geri adım attığımı söylemişler. Yazılanı okuyabilen ama anlayamayan yarım akıllılara karşı her zaman merhametli olmuşumdur. Çünkü (beyinsiz oldukları için) ben bırakın söylediğimden geri adım atmayı, çıtayı bir adım daha üste taşıyorum. Ben tehdit etmedim. Başlarına gelecekleri söyledim diyorum (Bu söylediğim asla geri adım atmak değildir. Aksine çıtayı bir adım yükselterek iddiamın altını kalın harflerle çizmektir.).
NAZLI ILICAK’A CEVAP VERDİ
Bir de Sayın Nazlı Ilıcak’ın hakkımda yazdığı tweete değinmek isterim. Nazlı abla tweetinde, -Sedat Peker’in ‘En iyi iş adamı’ anketinde birinci olması ülkemizin durumunu anlatıyor- tarzında bir şeyler söylemiş. Biz,Nazlı ablayla yüz yüze 95’li yıllarda tanışıp röportaj yapmıştık. 2004 yılında gözaltına alınıp tutuklandığım zaman sağ olsun benimle ilgili haberler yapmıştı. Bu haberler üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü kendisi hakkında beni koruduğu için ‘suçu ve suçluyu övmekten’ yargılanmasını istemişti (Hatta kendisini basın konseyine de şikayet etmişlerdi). Benim anlayamadığım sanki ben Nazlı ablayla ilk tanıştığımda kendimi cami hocası olarak tanıttım da bugün sözde akademisyenlere bu şekilde sert sözler söyleyerek kendisini şaşırttım. Ben ilk tanıştığımızda da kendisine iş adamı olduğumu ancak inandığım kutsal değerlere ve ülkeme birisi zarar verirse ona asla merhamet etmeyeceğimi ve acımayacağımı söylemiştim.
Yukarıdaki satırda söylediğim gibi kendimi cami hocası olarak tanıtıp sonrasında içimden farklı bir adam ortaya çıkarmadım. Ben neysem onu söyledim. 2004 yılında polise karşı beni savunmakla suçlanan Sayın Nazlı Ilıcak ne değişmiştir de bugün benimle ilgili bu tweeti paylaşma gereksinimi hissetmiştir ( Bu sorunun cevabı olarak paralel yapının gerçek yüzünü elimden geldiğince insanlarımıza anlatmamın olabileceğini düşünmeden edemedim.)?”.
(Ajanslar)
Sedat Peker'den akademisyenlere ters köşe!
19 Ocak 2016 Salı 22:41
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Mustafa yılmaz 9 yıl önce
Reis Seni Allah Rızası İçin Seviyorum. Sizler,Bizler, Onlar Var Oldukca Bu Davamız Bitmez. Zalimler İçin Yaşasın CEHENNEM
sertac ateş 9 yıl önce
Bu tam bir çelişki kendisine insan evladıyım diyebilen herkes için söylüyorum önce polise askere katil de gerçek bir vatan evladının vermiş olduğu tepkiyi tehdit olarak gör sonrada katil diye adlandırdığın polisten g#t korkusuyla koruma talep et bu çelişki değilde nedir
Bir söz vardır hani bu konuyla ilgilide cuk oturur bence adama sorarlar
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu :)
Sedat peker ne derse o bir umuttur yasamak