Öne Çıkanlar hain paralelciler. pkk.terör Tuğba Dalkılıç Domuz gribi s.arabistan

Kara çarşaflı James Bond

Kara çarşaflı James Bond

 Rus uçağı SU -24 sınırı aşınca düşürüldü. O günden sonra sanki bölgede hayat çok hızlı akmaya başladı. Ankara haklı olarak bölgedeki bütün enerji zenginliklerini taşıyanlarla yakınlaştı. Alternatif yolları yokladı, hatta pek çoğunda yol aldı.
Bunlardan en yakını, en akıllıca olanı, en kullanışlı ve en zahmetsiz olanı Kürt gazı ve petrolünün ŞIRNAK-SİLOPİ-CİZRE hattından Türkiye'ye gelmesi ve daha sonra Akdeniz'le buluşmasıydı. Türkiye ne zaman böyle bir işe kalkışsa ortalık karışıyordu. Yıllar önce KATAR bu BORU HATTINI Türkiye'nin hizmetine verecekti. Gaz ve petrol oradan çıkıp Suriye'yi geçecek hem bizimle hem denizle buluşacaktı!
Olmadı! SURİYE KARIŞTI! Şimdi ise Barzani ile anlaşıldı.
Zaten onların da tek çıkışı buydu.
Eller kenetlendi ama birileri PKK TABELASI altında hendeklere girdi, camileri bombaladı, okullara kurşun yağdırdı, hastaneleri roketledi, çocukları vurdu, insanları göçe zorladı...
Türkiye o kadar kudretli bir ülkeydi ki kimse ENERJİ ile buluşmasını istemiyordu. Bunu engellemek için de terörle, uçakla, hendekle ve AJANLARLA geliyorlardı! AJANLAR yabancımız değildi.
Özellikle karışık olan bölgede cirit atan yabancı çoktu. Tamamına yakını GAZETECİ KİMLİĞİYLE buradaydı.
En kolay giriş-çıkış yöntemi... Efsane İngiliz ajan Kim Philby gibi... O da gazeteciydi! Ama gerçekte asrın casusuydu!
Şimdi buna benzer pek çok ajan SUR'da, Cizre'de, Şırnak'ta yani bölgede... Bunlardan en kritik olanı geçtiğimiz günlerde yakalandı! KARA ÇARŞAF içinde. Kimse DETAY ÖĞRENEMEDİ! Kim olduğu, kimin için geldiği, kime çalıştığı bilinmiyordu! TV-FİLM isimli şirketin elemanıydı. Şirket, L'UNICO SETTIMANALE DI CINEMA TELEVISIONE MUSICA E SPETTACOLO yani sinemadan müziğe kadar geniş bir alanda faaliyet gösteriyordu!
İsmi Erica Re idi...
Gerçek ismi buydu! Giornalista yani gazeteciydi. Dedim ya böyle gelirlerdi.
İtalyan'dı ama İngiliz vatandaşıydı. .... MILANO VIA LODOVICO SETTALA 2-20124 ADRESİNDE ÇALIŞTIĞINI SÖYLÜYORDU.
349..... 33 NO'LU telefonu kullanıyordu. Türkiye'de kalmaya fazlasıyla özen gösterdiği halde YERLİ HAT kullanmaktan kaçınıyordu. Her türlü iletişim cihazına sahipti. Re, elde ettiği bütün bilgileri .... HOTMAİL... adresinden ilgili yerlere yolluyordu!
Erica Re isimli gazeteci-casus KARA ÇARŞAF giyerek sokağa çıkma yasağı bulunan SUR'da operasyon bölgesine girmeye kalktı.
Çarşaf'ın kendisini kurtaracağını düşündü ama olmadı. Barikatların diğer tarafına geçmek isterken yakayı ele verdi. Çatışmaların olduğu yere girmek için nasıl bir motivasyon taşıdığı anlaşılmayan RE son anda fark edildi.
Durduruldu. Hemen üst araması yapıldı. Çarşaf giymesinin nedeninin üzerindekileri gizlemek olduğu anlaşıldı.
Yürüyen telekomünikasyon merkezi gibiydi. Üzerinde YOK, YOK'tu!
Re, özel eğitimli biriydi. İtalyan olduğunu söyledikten sonra "İNGİLİZ'im" dedi. İngiliz olmanın bir avantaj olduğunu düşünüyordu.
Bölgeyi iyi biliyordu. ÖZEL İKİ GÖREVİ VARDI! İlki, bölgede çok sayıda görevli YABANCI CASUS'un yaptıklarını denetlemek, onları takip etmek, ihanet içinde olup olmadıklarını kontrol etmekti... İkinci görevi ise gazeteci kılığında takip ettiği casusların MERKEZE gönderdiği bilgilerin DOĞRU OLUP OLMADIĞINI test etmek...
Özel bir kadındı! Pek çok usta casusu takip ve kontrol etmek için gelmişti. HOTMAİL adresinden ve başka yollarla çeşitli bilgileri bağlı olduğu yere göndermişti. Bölgede olaylar yaşanıyor, hendekler kazılıyor, ÖZERKLİK için insanlar göçe zorlanıyor ama YABANCILAR CİRİT ATIYORDU!
RE bunlardan biriydi. Kendi ekibini kontrol etmek için gelmişti. Çarşafla yakalanınca her şey ortaya çıkıyordu.
Çok konuşmasa da ekibi zarar görüyor ve dağılıyordu! Sokağa çıkma yasağının 25. gününde yakayı ele veriyor ve buraların ESKİ TÜRKİYE olmadığını anlıyordu.
Re, çok özel eğitimli biriydi.
Salıverildikten sonra GÜRCİSTAN'a geçti. Oradaki temaslarını tamamladıktan sonra Ermenistan'a devam etti. Oradan ise "İZİ BELLİ OLSUN" diye Moskova'ya geçti.
Kremlin ile bir gerilim yaşadığımız doğruydu. Gaz ve petrol konusunda sürprizlerin olabileceği ihtimal dahilindeydi. Pek çok ülke KÜRT GAZI ve PETROLÜNÜN Türkiye ile buluşmasına itiraz ediyordu ve PKK'yı bu nedenle canlandırıyordu!
Re, RUSLAR'a mı çalışıyordu!
Yoksa "Moskova'ya çalışıyor" izlenimi mi vermek istiyordu!
Bilmiyorum...
Ama Türkiye gerçekten büyük bir mücadelenin içinden geçiyordu. BÜYÜK OLMAMIZI, BAĞIMSIZ OLMAMIZI, BÖLGEYİ KUCAKLAMAMIZI istemeyen çoktu. Koca koca devletlerle örgütler üzerinden çatışıyorduk. SUR'da ya da Cizre'de PKK ile mücadele edildiğini düşünmeyin sakın! Koskoca devletlerin İSTİHBARATLARI orada! Eskiden her operasyonları tutuyordu, şimdi ise ÇARŞAF bile onları kurtarmıyordu! DEVLETİN AKLI değişti mi sonuçlar hemen görülüyordu... BÜYÜK olmak için eski alışkanlıkları terk etmek zorundaydık.
Belli ki çoktan edilmiş zaten! Artık bölgede daha çok TÜRK polisi ve TÜRK askeri görmeye alışsalar iyi olur!
Önceden KILIK-KIYAFETLE içeride bizi çökertmeye çalışanlar şimdi kılık kıyafetten gidiyordu!
Hep söyledim! Bölgede kimse sarışın-mavi gözlü istemiyor! Türkiye burada kimseye bir adım attırmaz.
Herkesi gidip deliğinden çıkarıyor.
Daha önce asla ve kat'a YABANCI BİR DEVLETİN AJANINA EL SÜREMEZDİK. Haberimiz bile olmazdı! Şimdi ise adım atmadan alınıp sınır dışına gönderiliyordu...
Acaba Re giderken hayal kırıklığı yaşıyor muydu? Kendi adamlarını izlerken bazılarının saf değiştirip bizim tarafımıza geçtiğini gördü mü?
Bunu çok merak ediyorum! JAMES BOND-SPECTRE filmi çekmekle bu işler olmuyor! Kendileri korkup kadınları gönderenler bu işin sonunda kaybeden olur!
Burası Türkiye, buradan çıkış yok!
Bunu en iyi artık onlar biliyor!

Ergün Diler/Takvim.31 Aralık 2015

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.