Ağlıyorlar, zırlıyorlar, dövünüyorlar...Bir tek yerlerde tepinmedikleri kalıyor. Bahsettiklerim, İngiliz basınının tüm köşelerinde kalem tutan eller. Mülteci kriziyle başlayan süreçte AB-Türkiye arasında anlaşmanın kapısına gelinmesine en büyük öfke İngiltere'den yükseliyor. "Türkiye'ye vizeler kalkacak, AB'ye gireceğiz" diye adamların neredeyse bir yerleri yırtılıyor.
Ankara'yı mültecileri kullanarak şantaj yapmakla suçlayıp, paralel yapıyı korumaya kadar gidiyorlar.
Londra'daki sahtekar ve beyinsiz kalemler, Cumhurbaşkanımız'a en ağır ifadeleri yöneltiyorlar. Dün "Erdoğan'ın Türkiyesi ile anlaşma kaçınılmaz" diye başlıklar atıyorlar. Ardından "Çaresiziz" manşetleriyle ağıtlar yakıyorlar. "Kartlar dağıtıldı, tüm aslar Ankara'nın elinde" diye yazıyorlar.Hatta Telegraph gazetesi yazarı Con Coughlin "Türkiye'nin AB üyeliği konusunda kozlar bugüne kadar Brüksel'in elindeydi. Şimdi masalar ters döndü" diye gözyaşı döküyor.
Başınıza o masalar kadar taş düşecek inşallah. Tam iki yıldır bu sütunlarda insanlık dramının yaşandığı Suriye'de krizin ters dönüp, Avrupa'yı vuracağını yazıyorum.
Ekranlarda Suriye krizinin hızla bizi AB üyeliğine götüreceğini yazıyorum. İngilizler dahil tüm Avrupa öküzün trene baktığı gibi izlediler Suriye'deki iç savaşı. Türkiye'nin tampon bölge dahil tüm taleplerine topyekün karşı durdular. Yıllarca Suriye'deki kaosa müdahale için bir uçak bile göndermediler.
İç savaş hoşlarına gitti aslında. Müslüman Müslüman'ı boğazlıyor, kesiyordu. Times muhabirini Irak'a gönderiyor "İşte DAEŞ'in korkulu rüyası Ebu Azrail" diye röportaj yayınlıyordu.
Sosyal medyada Ebu Azrail olarak meşhur olan Iraklı Şii askeri gururla okuyucularına tanıtıyordu. "İşte DAEŞ'in başına 1 milyon dolar ödül koyduğu adam" diye sunuyordu. Asıl adı Falih el Rubaey olan Ebu Azrail, DAEŞ'li bir teröristi yakıp vücudunu keserek parçalara ayırmış, video görüntülerini sosyal medyada yayınlamıştı. Times Ebu Azrail'e "Ünlü olmak nasıl?" diye soruyordu. Sırf bu soru için Irak'a muhabir gönderiyordu. Adeta zevk alıyorlardı insan yakma ve kesme olayından.
Ortada tam bir İngiliz kafası vardı. İslam coğrafyasında kim kimin kafasını keserse, onlar için harikaydı. Onun için Iraklı Şii'ye "Beyefendi kafa kestiniz, ünlü olmak nasıl bir duygu" diye soruyorlardı. DAEŞ'i de bölgeyi yangın yerine çevirdikleri için çok seviyorlardı. Bunu nereden çıkarıyorsun diye sorabilirsiniz. Birincisi tam 100 yıl önce aynı olayları, ektikleri fitne tohumları ile Osmanlı coğrafyasında çıkardılar. İkincisi Kraliçe Elizabeth'e ait devletin resmi yayın organı BBC, DAEŞ'e hala "TERÖR ÖRGÜTÜ" diyemiyor. Dünkü internet sayfasında DAEŞ terör örgütünden "CİHATÇILAR " diye bahsediyor. Bu kelimeyi özenle seçiyor Kraliçe'nin yayın organı. İngilizler işte böylesine sinsi bir millet. Türkiye'ye vizelerin kalkması onun için en çok onları rahatsız ediyor. "Türkler soluyorsa sulayacaksın, büyüyorsa budayacaksın" diye ölüm döşeğinde vasiyet bırakan Başbakan Chirchill'in torunları onlar. 100 yıldır bu ülkeyi Londra'da el-pençe duranlarla yönettiler.
Son on üç yıldır birileri onları elinin tersiyle itti-attı. Onun için İngiliz elçiliğinde çalışanların eşleri Gezi olaylarında kırmızı giyip Hürriyet gazetesine "Erdoğan'ı devirme girişiminde yanınızdayız" mesajı verdi. Onlara sulayacakları solmuş bir Ankara lazımdı. Ne yaparlarsa yapsınlar, kendileri de ifade ettikleri gibi çaresizler. Yıllarca sömürdükleri ve kan gölüne boğdukları Ortadoğu şimdi başlarına bela oldu. Masalar da döndü, zulüm de zalimlere bumerang oldu. Bakın ABD'de dünyanın en ciddiye alınan kurumlarından Stratfor'un kurucusu Freidman son açıklamasında ne diyor; "2026 yılına kadar global düzeyde 3 ülkenin yükselmesini, yıldızının parlamasını bekliyorum. Bunlar; Türkiye, Polonya ve Japonya" Ve devam ediyor; "Rusya'da büyük bir çöküş yaşanacak. Dağılan Rusya'nın yerine küçük ülkelerden oluşan bir ülkeler topluluğu olacak."
Evet Rusya da bugün Yaradan'ın zalimler listesinde. Mutlaka Moskova da ve onlara taşeron olan terör örgütleri de İlahi Adalet'ten kaçamayacak. Katar, K.Irak, Somali, Afganistan'dan sonra dün Litvanya Savunma Bakanı Olekas'tan da "Türk askerini ülkemizde görmekten sevinç duyarız. Ruslar kapımızda" açıklaması geldi.
Zalimlerin zulmettiği yerlerde de, İslam ve Türk coğrafyasında da Hilal, Ayyıldızla birgün mutlaka buluşacak.
Bekir Hazar/Takvim.10 Mart 2016
Hilal, ayyıldızla buluşuyor
10 Mart 2016 Perşembe 23:47
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.