Kürk düşmanı
Barzani Türkiye'ye geldikçe, MİT'e gidip bölge hakkında gördüklerini aktardıkça, Türk askeri BAŞİKA'ya yerleştikçe birileri fena halde rahatsız oluyor. Selahattin Demirtaş da bunların başında!
Barzani de Kürt Demirtaş da... İkisi de siyasi figür. Ama ayrı düşüyorlar!
Farklı bakıyorlar. İşin garibi nerede farklılık gösterdiklerini Kürtler bile tam olarak bilmiyor.
Geçtiğimiz hafta BARZANİ , PKK ve PYD'yi hedef alarak "Kürt olduğunu ilan eden bu sözde Kürtler, bir gün pişman olup, utanacaklar..." dedi. PKK'yı Kürtler'in düşmanı gördüğünü açıkladı. Yani Barzani, Kürt olmasına rağmen bir şeylere itiraz ediyordu!
Demirtaş ise hendekten çıkış arıyordu.
Herkesi hendeklere davet ediyor ama kimse gelmiyordu.
İzmir'e bile çağrıda bulundu.
Ama etkisi yoktu.
Aradaki fark neydi?
Neden ayrılmışlardı?
Kim ne istiyordu?
Bunu görmeden ilerliyorduk...
Türkiye KÜRT MESELESİNİ bitirmek için Musul'a indi. Kürtler'i korumaya alarak geçmişin hatalarından kurtulduğunu ilan etti. Sadece Türkiye içindeki KÜRTLER'in değil bölgedeki bütün Kürtler'in vatanının TÜRKİYE olduğu açıkladı.
Askeriyle, silahıyla, topuyla tüfeğiyle uçağıyla bunu gösterdi.
Musul-Kerkük petrol denizi olmasının yanında GAZ zenginiydi. Barzani bu zenginliği Türkiye'nin güvencesi olmadan çıkaramaz, AKDENİZ'e ulaştıramazdı.
Geçiş yolu ŞIRNAK'tı! BORU HATTIYLA gaz buradan Türkiye'ye gelecek ardından da denize inecekti. Projeler hazırdı.
Barzani de, Kürtler de, Ankara da kazanacaktı. Ancak devreye PKK TABELASI girdi. SUR, SİLOPİ ve CİZRE karıştı. Gelmesi düşünülen GAZ'ın istikameti karıştırıldı.
Bilerek!
Şehirler savaş alanına döndü. Demirtaş da bilerek-bilmeyerek buna destek oldu.
PKK şehirleri yakıp yıktıkça, Kürtler'e zulüm ettikçe sadece iki taraf kaybediyordu! TÜRKLER ve KÜRTLER! Türkiye'nin kardeş gazını denizlere indirmesi aynı zamanda RUS GAZINA olan bağımlılığı bitirecekti.
Kimseye gerek kalmadan enerji sorununu aşacaktı. Güçlü devlet, güçlü ordu, güçlü merkez bankası, güçlü millet operasyonla zayıflatılmak isteniyordu! Tabela yine PKK'ydı. Terörle gaz ve petrolün bizimle buluşması engellenmek isteniyordu. Bu nedenle asker-polis elele cevap veriyordu.
Oyun da, hesap da başkaydı. Devlet bunu gördüğü için geliyor, gereğini yapıyordu.
Musul'a asker gönderip DAEŞ tabelasıyla oradan gelecek operasyonu bertaraf ediyordu.
Operasyon yapamayacaklarını anlayınca da iki yıldır orada bulunan birliklerimizi ispiyonluyorlardı.
Dışarıdan gelemeyenler bu kez HENDEKLERE abandı. Çoğu Kürt ve PKK'lı bile değildi. Hastaneleri, okulları, anaokullarını hedef aldılar. Onlarca YABANCI PASAPORTLU TERÖRİST YAKALANDI. Hepsi yabancı istihbaratlara çalışıyordu. "Gaz bize gelmesin" diye onlar geliyor, "Petrol bize akmasın" diye onlar SUR'a, ŞIRNAK'a akıyordu! GÜÇLÜ TÜRKİYE yine içeriden engellenmek isteniyordu.
Sehirlerdeki savaşı büyüterek BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'in müdahalesini bekliyorlardı.
Türkiye'nin gazını, petrolünü hedef alanlar bunu "ÖZGÜRLÜK SAVAŞI" diye göstermek için elbirliğiyle mücadele ediyorlardı. PKK dün de bugün de Ankara'nın ORTADOĞU ile bütünleşmesini engellemek için vardı.
Görevini eksiksiz yapıyordu. Kürtler'in zenginliğini hedef alan bir KÜRT ÖRGÜTÜ ile karşı karşıyaydık. Garip değil mi? Bunlara en büyük destek de RUSYA yolcusu Demirtaş'tan geliyordu.
Arkasında da şimdilerde iyice zorda olan PARALEL vardı.
Ankara, İsrail'le barışma işaretleri verince Pensilvanya iyice köşeye sıkıştı.
Geçtiğimiz aylarda şöyle yazmıştım! "Gülen hareketinden beklenti çok fazlaydı! Olmadı! Bu harekete 2009 yılından beri tam destek veren çok önemli işadamları, artık para vermeyeceklerini bildirdi. 100 milyon dolar veren İstanbul'daki bir işadamı bile bağını kesip attı! Bunu hem Ankara'ya hem Pensilvanya'ya iletti!
Bu bile Pensilvanya'nın Türkiye'de kaybettiğinin belgesidir..." Herkes Paralel'e paranın kendi halindeki halktan geldiğini sanıyordu. Oysa büyük miktarı verenler patronlardı. Kimse pek bilmezdi. Belli ki şimdi patronlar da YAPIYI terk ediyordu.
Daha birkaç yıl önce "Tüm Müslümanlara ilham veren vaiz.
Modern dünyada kendini evinde hisseden Müslümanlara ilham veriyor" diye yazan FORBES şimdi rotayı değiştirdi! "Paralel Yapı 20 ile 50 milyar doları yönetiyor. İslam ile Scientology tarikatı arasında bir yerde duruyor.
İade talebine Obama da sıcak bakıyor!" diye yazıyordu.
Türk hükümetini devirmek istedikleri vurgusu da vardı...
Yani destekçileri artık elini çekmişti!
Bu iş böyledir. Kim kullanılıyorsa sonunda yalnız bırakılırdı! Baştan düşünmek gerekir bunu! Defalarca yazdım, anlamadılar.
Düşmanlık yapacaklarına anlasalardı kendi ülkelerinde huzurla yaşarlardı! Olmadı.
PKK da, Demirtaş da, Paralel de Ankara'yı BÖLGEDEN AYIRMAK için geldi. Yapabileceklerini yaptılar. Geleceği çalmak için hiç düşünmeden saldırdılar.
Şimdi SUR'da, CİZRE'de 10 bin askerle çevrildiler. Büyük bir operasyona kalkıştıkları için büyük bir kıskaca alındılar.
Bölge temizlenecek. Barzani daha önce de söylediğim gibi REFERENDUMLA BAĞIMSIZLIĞINI İLAN EDECEK.
Arkasından Ankara'ya bağlanacak. DAEŞ ve PKK bu süreci biraz uzattı. Paralel ise el altından bunu bitirmek için çok uğraştı. YABANCI İSTİHBARATLAR içerideki adamlarıyla BÜYÜK TÜRKİYE yürüyüşünü biçmek istiyordu.
Hepsinde biçildiler. Avrupa "ADİDAS" dedikçe, "VOLKSWAGEN" dedikçe Sepp Blatter ve Platini gidiyordu.
Almanya ve Fransa'nın AFRİKA ve ASYA'daki yürüyüşü engelleniyordu.
Washington, Paris ve Berlin'i durdurmak, Londra'yı bertaraf etmek istiyordu.
Yapacağı tek şey bunların MÜSLÜMAN MAHALLESİ'ne inmesini engellemekti!
Tek çaresi buydu!
Ama yapamazdı. Yapamadı da...
Anahtarı bize devretmek durumundaydı.
Bu sokaklar mavi gözlü sarışını kaldırmıyor, dahası gözünden tanıyordu.
Sarışın mavi gözlüler alamadıkları ORTADOĞU'NUN BİZE GELMESİNİ ENGELLEMEK İÇİN İÇERİDEN BİZİM ÇOCUKLARLA GELİYORDU...
Oyun buydu! KOSKOCA TÜRKİYE HENDEK'e sığmazdı. Ama bu akılsızlar bunu bilmiyordu.
Bosna da, Beyrut da, Almatı da, Doha da bizi bekliyordu.
Tarihimiz bizi çağırırken, bunlar HENDEK'le durdurmaya çalışıyordu.
100 yıl sonra TÜRKLER'in yürüyüşü başladı.
Durdurun durdurabilirseniz!
Bence hiç denemeyin! HENDEK'te kalırsınız!
Demedi demeyin!
Ergün Diler.Takvim 23 Aralık 2015
100 yıl sonra TÜRKLER'in yürüyüşü başladı.
31 Aralık 2015 Perşembe 09:46
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Yalan kıçınızda karargah kurmuş... Bukadarınada pesss yuhhh..